Tn İstanbul Medya Reklam Turizm Ticaret Limited Şirketi
2020-10-03 22:55:23

Lityum’dan müjde var

Rahmi İncekara

rahmiincekara@hotmail.com 03 Ekim 2020, 22:55

Artık dünyada zenginliğin sembolü petrol; ama çok yakın gelecekte gıdadan sonra en büyük silah lityum olacaktır. Yüksek katma değerli ihracat hedefiyle lityum üretimine ve ihracatına yönelen Türkiye’nin, potansiyelini sahaya yansıtarak “doğal” avantajını kazanca dönüştürmesi muhtemeldir.

Avrupa Birliği (AB), özellikle batarya teknolojilerinde kullanımıyla öne çıkan lityumu kritik hammaddeler listesine ekleme kararı aldı. Avrupa Birliği Komisyonu Başkan Yardımcısı Maros Sefcovic, “Avrupa, elektrikli otomobil bataryaları ve enerji depolama için 2030'a kadar 18 kat, 2050'ye kadar da 60 kat daha fazla lityuma ihtiyaç duyacak” açıklamasını yaptı. Fosil yakıtlara olan bağımlılığı kritik hammadde bağımlığına dönüştürmek istemediklerini ifade eden Sefcovic, hammaddelerde yüksek bağımlılığı azaltan, kaynakları çeşitlendiren, sürdürülebilir stratejiler izleyeceklerini de belirtti. Avrupa'nın kritik hammaddelerde tamamen dışa bağımlı olmaması gerektiğini söyleyen Avrupa Birliği Komisyonu İç Pazardan Sorumlu üyesi Thierry Breton ise, nadir elementlerde üçüncü ülkelerden tedariki çeşitlendirmeyi, AB’nin kendi çıkartma, işleme ve geri dönüşüm kapasitesini artırmayı planladıklarını ifade etti. Avrupa’nın çevreci ve dijital dönüşümünde kritik hammaddelerin önemine de değindi.

Fabrikada lityum elementi üretilecek

Uzay araçlarından nükleer santrallere, cep telefonundan elektrikli otomobil bataryasına kadar birçok alanda kullanılan lityumun, AB tarafından ‘stratejik ürün’ listesine alınması Türkiye açısından önemli bir avantajdır. Bu anlamda Türkiye, bor üretirken çıkan sudan lityum üreterek büyük bir hamle yaptı. Bor madeninin rezervinin yüzde 70’inin bulunduğu Türkiye’de, bor işlenirken çıkan atık sudan lityum elementi üreten fabrikada montaj işlemleri başlamış olup, yıl sonunda fabrikanın devreye girmesi bekleniyor.

Temmuz ayında açıklama yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, dünyanın kritik hammaddesi lityumu, bor sahalarındaki killer içerisinden çıkaracak sistemle üretime başlayacaklarını, ilk etapta 10 ton lityum üretim kapasitesinin devreye alınacağını söyledi. Türkiye 2016’da yaklaşık 4 bin 600 kilogram lityum ithalatına yaklaşık 94 milyon dolar öderken, 2019’da ithalat 9 bin kilograma kadar yükseldi.

13 milyon 919 bin ton lityum rezervi var

Bor madeninin atığından lityum üretimini sağlayacak fabrikadaki üretim, yurt içi ihtiyacın yanı sıra ihracata da imkân verecektir. Lityum, pil ve bataryanın yanı sıra elektrikli arabalarda, nükleer santrallerde soğutucu olarak ve roketlerde itici kuvvet sağlamada kullanılıyor. Ayrıca lityum, seramik ve cam yapımı ile ilaç sektöründe de değerlendiriliyor. Dünyada toplam 13 milyon 919 bin ton lityum rezervi bulunuyor. Elektriğin depolanmasını sağlayan bataryaların üretiminde kullanılan lityum, rezerv bakımından dünyada en çok Güney Amerika ülkesi Şili'de yer alıyor. Avustralya, Arjantin ve Çin rezerv konusunda bu ülkeyi takip ediyor.

Fiyatta artış bekleniyor

2001 yılında bir kilogramı bin dolar olan lityumun fiyatı, 2019 yılı sonunda 20 bin dolara kadar yükseldi. Pandemi nedeniyle azalan talep, lityumun kilogram fiyatının 9 bin dolara kadar düşmesine sebep oldu; ancak Avrupa Birliği'nin lityumu stratejik ürün listesine alma kararı hem fiyatı artıracak hem de teminde güçlüğe sebep olacaktır.

Dumlupınar Üniversitesinde (DPÜ) bir grup akademisyenin yaptığı çalışmalar sonucunda, Japonya’nın lityum üretimini okyanus sularından üretmeye çalıştığı, okyanus sularında 0,1 ppm lityum bulunduğu, bor madeninin endüstriyel atıklarda ise ortalama 1.000 ppm'den fazla lityum olduğu ortaya çıktı. Dünya piyasalarında bir kilogram borik asitin 0,7 dolar olduğu; fakat aynı miktarda lityumun ise yaklaşık 60 dolar olduğu da biliniyor.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.