Yeşil devrimin ayak sesleri


prof.Dr.Feride Bahar Işın

prof.Dr.Feride Bahar Işın

Okunma 06 Ağustos 2021, 13:03

Geleneksel tarımın sürdürülebilir tarım boyutuna gelmesinde, teknolojik gelişmelerin tarıma entegre edilmesi önemlidir. Dijital tarım, gelişmiş yenilikçi uygulamalarının ve veri tabanlı bilgisayar teknolojilerinin yaygın olarak kullanılmasının yanı sıra tarıma yeni fırsatlar getirmiştir.

1960’larda, geleneksel tarımın modernleşmesi olarak ifade edilen “yeşil devrim” ile daha verimli yeni tahıl çeşitlerinin ıslahına, suni gübrelerin ve zirai ilaçların kullanılmasına, tarımda mekanizasyona ve sulamanın ağırlıklı olarak kullanılmasına başlanmıştır. Ancak çevre kirliliğinin artması, bilinçsiz yanlış uygulamalardan dolayı gıdalarda ilaç kalıntılarına rastlanması, hatalı sulama, gübreleme ile hızlanan arazi tuzlanması ve çoraklaşması sorunları ortaya çıkmıştır. Ayrıca, ülkelerin artan nüfusu, azalan doğal kaynaklar, iklim değişikliği gibi sorunlar da bu durumu daha da kötüleştirerek, yeni bir tarımsal devrimi zorunlu kılmaktadır. Dünya nüfusunun hızla artmasının bir başka sonucu da dünyada kentleşmenin de hızlı bir şekilde artması ve buna bağlı olarak hem tarımsal arazilerin hem de tarımsal iş gücünün azalmasıdır. Tüm bu ifade edilenlere su kaynaklarını da eklendiğinde, gelecekte gıda ve su savaşları senaryoları da çok gerçek dışı görülmemektedir. TÜİK tahminlerine göre, 2050 yılında Türkiye nüfusunun beslenmesi için gıda üretiminin yüzde 70 oranında artırması gerekecektir.  Tarım, ülkemizin geleceği için stratejik bir öneme sahip, ulusal güvenlik meselesi olarak değerlendirilmelidir. Geleneksel tarımın kabuk değiştirerek, sürdürülebilir tarım boyutuna gelmesinde, teknolojik gelişmelerin tarıma entegre edilmesi büyük önem taşır.

Tarımda inovasyon

Endüstri 4.0 süreci; kablosuz iletişim teknolojileri, yapay zekâ, makinalar arası iletişim, bulut sistemleri, nesnelerin interneti gibi kavramları hayatımıza sokup, tarım 4.0 söylemini ortaya koymuştur. Tarım 4.0; tarım sektöründe, verimlilik, etkinlik, hız, sürdürülebilirlik, gıda güvenliği, rekabet gücü olarak vücut bulmaktadır. Ancak, tarım 4.0 ya da tarımda sürdürülebilir üretimin otomasyonu, tek başına çiftçinin başarabileceği bir şey değildir, kamu sanayi üniversite iş birliği ile sinerji oluşturularak, yeni nesil kırsal kalkınma modeli oluşturulabilir. Tarımda inovasyon, tarım değer zincirinin tüm paydaş ile bileşenlerini kapsayan bir konuyu oluşturur. Dijital tarım, gelişmiş yenilikçi uygulamalarının ve veri tabanlı bilgisayar teknolojilerinin yaygın olarak kullanılmasının yanı sıra tarıma yeni fırsatlar getirmiştir. Tarımda kimyasal ilaçlar yerine biyolojik mücadele yöntemlerinin kullanılması, algoritmik tarım, perma kültür tarım, topraksız tarım, gelişmiş su deposu teknikler, yeni nesil tarım makineleri, robotik çiftlikleri, akıllı sulama teknikleri, sensör gözetleme sistemleri, hayvan takip sistemleri, nanoteknolojik gübre üretimi; tarımda inovasyon deyince ilk akla gelen yöntemlerdendir.

Uyarlanmış ürünlerin üretimini de destekler

Gıda güvenliği ve sürdürülebilirliği, sınır güvenliği kadar önemlidir. Türkiye gibi işletme büyüklüklerinin küçük olduğu ülkelerde, ölçek ekonomisini yakalamak zor olduğu için üretilen ürünler, farklılaştırılmış katma değeri yüksek ürünler olmalıdır. Tarım 4.0 uygulamaları, bu bağlamda uyarlanmış ürünlerin üretimini de destekler. Bu noktada; doğru ürünleri, doğru yöntemlerle, doğru miktarlarda, doğru zamanlarda üretmek; sürdürülebilirlik ve ulusal bağımsızlık için zaruridir.

Tarımın sürdürülebilirliği için önemli

Akıllı tarım uygulamaları ile desteklenen bir tarım politikası kaçınılmaz görünmektedir. Toprağın yapısının bölgeden bölgeye değişkenlik göstermesi bir yana, hiçbir arazi kendi içinde de homojen değildir. Akıllı tarım, geleneksel üretimden vazgeçilerek, tarımsal üretimde uygulanan girdilerin, alanda konumsal ve zamansal açısından farklılık gösteren gereksinimlere göre ihtiyaç duyulduğu yerde, zamanda, miktarda kullanılmasıdır. Bu uygulamalar, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirlik, daha etkili etkin ve temiz bir üretimi de garanti eder. CEMA- Avrupa Tarım Makineleri Birliği’nin, “Tarım 4.0: Tarımın Geleceği” raporunda, akıllı tarım uygulamalarının 2030 yılına kadar tarım sektörünü en fazla etkileyecek olan faktör olacağı ve tarımın sürdürülebilirliği için itici rol oynayacağı belirtilmiştir.

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.