BES Geleceğin Tasarruf Ekosistemine Dönüştü

Bireysel Emeklilik Sistemi, 22 yılda önemli ölçüde dönüşerek Türkiye’de tasarruf kültürünün gelişmesinde kilit bir rol üstlendi. Devlet katkısı, dijitalleşme ve sürdürülebilir fonların yükselişi, BES’i geleceğin tasarruf yapısının merkezine taşıdı. Katılım Emeklilik Genel Müdürü Ayhan Sincek, sistemin bu değişim sürecini, katılımcı profilindeki dönüşümü ve uzun vadeli potansiyelini değerlendirdi.

BES Geleceğin Tasarruf Ekosistemine Dönüştü
kobiaktuel
kobiaktuel
02 Aralık 2025 Salı 21:52

Bireysel Emeklilik Sistemi, 22 yılda 10 milyon gönüllü katılımcıya ulaşarak önemli bir eşiği geride bıraktı. Bu süreçte sistem nasıl bir dönüşüm yaşadı? Özellikle katılımcı profili, fon büyüklüğü ve sistemin sürdürülebilirliği açısından geldiğimiz noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bireysel Emeklilik Sistemi aslında 22 yılda sadece büyümedi; aynı zamanda çok ciddi bir dönüşüm yaşadı. Bugün 10 milyon gönüllü katılımcıya ulaşmış olmak, Türkiye’de tasarruf kültürünün artık geniş bir tabana yayıldığını gösteriyor. Fakat rakamların ötesinde daha önemli olan şey, sistemin kullanıcı beklentilerine göre sürekli gelişmiş olması.

Katılımcı profiline baktığımızda gençleşen bir yapı görüyoruz. Bundan 10 yıl önce BES daha çok kırklı yaşlar itibarıyla düşünülen bir birikim modeli olarak algılanıyordu. Bugün ise 25–35 yaş arası kitle sisteme yön veren en etkin grup. Dijital erişim, şeffaflık ve sürdürülebilirlik beklentileri bu kuşağın kararlarında belirleyici oluyor.

Fon büyüklüğünün geldiği seviye de ekosistemin olgunlaştığının göstergesi. Artık katılımcılar fon dağılımı, risk profili ve getiri beklentileri konusunda çok daha bilinçli davranıyor. Bu profesyonelleşme hem sektörün performansını hem de sistemin sürdürülebilirliğini güçlendirdi.

Bugün BES’in geldiği nokta bana göre sadece geçmiş birikimin değil, geleceğin potansiyelinin de işareti. Önümüzdeki yıllarda bu dönüşümün daha da hızlandığını göreceğiz.


%30 oranındaki devlet katkısı, BES’in katılımcılar açısından en güçlü teşvik mekanizması olarak öne çıkıyor. Bu katkının hem mevcut katılımcıların sistemde kalma süresine hem de yeni katılımcı girişlerine etkisi nasıl oldu?

%30 devlet katkısı, BES’i Türkiye’de benzersiz kılan en güçlü teşvik mekanizması. Katılımcılar açısından hem duygusal hem rasyonel bir değer oluşturuyor çünkü insanlar birikim yaparken devletin yanında yer aldığını görmekten ciddi bir güven duygusu elde ediyor.Bu katkının sisteme etkisini üç açıdan çok net görüyoruz. Birincisi, mevcut katılımcıların sistemde kalma süreleri belirgin şekilde uzadı. Devlet katkısı hak edişinin yıllık limite bağlı olması düzenli tasarrufu teşvik ediyor; bu da katılımcıların BES’i bir “finansal disiplin” aracı gibi görmesini sağlıyor.

İkincisi, yeni girişlerde önemli bir ivme yarattı. Özellikle gençlerde ve ilk işine yeni başlayanlarda, devletle birlikte birikim yapma fikri çok güçlü bir motivasyon oluşturdu. Bu etkiyi biz Katılım Emeklilik olarak satış kanallarındaki başvurularımızda açık biçimde gözlemliyoruz.

Üçüncüsü, tasarruf bilincinin toplumsallaşmasına katkı sundu. Devlet katkısı sadece bir teşvik değil aslında; birikimi kişisel bir tercih olmaktan çıkarıp geniş kitlelerin gündemine taşıyan bir davranışsal finans aracı.

18 yaş altı katılımcıların sisteme dahil edilmesiyle BES’e yeni bir dinamizm kazandırıldı. Bu kesimin katılımı, sistemin uzun vadeli büyüme potansiyeline ve finansal okuryazarlığa nasıl yansıdı? Önümüzdeki dönemde gençlerin sisteme ilgisini artırmak için ne tür yenilikler planlanıyor?

18 yaş altının BES’e dahil edilmesi bence sistem adına son yıllardaki en önemli kırılmalardan biri oldu. Çünkü hem uzun vadeli birikim kültürünü güçlendirdi hem de çocukların küçük yaşta finansal okuryazarlıkla tanışmasını sağladı.

Bir çocuk sisteme 1 yaşında girdiğinde 20 yıl boyunca düzenli küçük birikimlerle bile ciddi bir sermaye oluşturabiliyor. Bu, aileler için güvenli bir gelecek, ekonomi için de istikrarlı bir tasarruf havuzu anlamına geliyor. Ayrıca ailelerin çocuklarıyla birlikte fon tercihi yapması ya da performansları takip etmesi, yeni bir finansal farkındalık kuşağı yaratıyor.Bu kitlenin uzun vadeli yapısı, BES’in büyüme potansiyelini de anlamlı ölçüde artırdı. Hem hacim hem de devamlılık açısından en öngörülebilir segmentlerden biri hâline gelmiş durumdalar.

Önümüzdeki dönemde gençlerin ilgisini daha da artırmak için dijitalleşmeye ve sürdürülebilir fon temalarına odaklanıyoruz. Gençler için tasarrufu bir “yük” olmaktan çıkarıp bir “keşif yolculuğu” haline getiren yeni bir kullanıcı deneyimi üzerinde çalışıyoruz.

Kısacası, BES artık sadece bugünün finansal çözümü değil; aynı zamanda geleceğin özgüvenli, finansal olarak bilinçli nesillerini yetiştiren bir ekosistem. Katılım Emeklilik olarak bu dönüşümün merkezinde olmak bize büyük bir sorumluluk ve aynı zamanda büyük bir motivasyon veriyor.

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.