Bulut tabanlı ürünler ve kiralama yöntemleri tercih edilecek

Çoklu güvenlik katmanı kullanımı, bulut tabanlı ürünlerin ve kiralama yöntemlerinin tercih edilmesi gibi birçok seçim yakın gelecekte bizi bekliyor.”

“KOBİ’ler, siber saldırılara karşı yeterince savunma geliştiremiyorlar. Bunun sonucunda da iş ve para kaybına maruz kalıyorlar. Bunun temelinde kaynak ve personel eksikliği, bütçelerin sınırlı oluşu, saldırılar karşısında tecrübe sahibi olunamaması gibi sebepler yatıyor” diyerek sözlerine başlayan ESET Türkiye Satış Müdürü Asım Akbal, KOBİ’lere otomatize edilebilecek, sistem içerisinde olmazsa olmaz denilebilecek çözümleri kullanmalarını öneriyor. “Her bilgisayarda Endpoint (güvenlik yazılımı) çözümü muhakkak olmalı. En sık karşılaşılan sorunların başında fidye yazılımları ve sıfır gün atakları geliyor, bunlardan korunabilmek için Sandbox ürünü kullanılmalı. Eğer şirket dışından (uzaktan) bağlantı yaparak sisteme bağlanıyorlarsa MFA (çoklu faktör kimlik doğrulama) çözümleri tercih edilmelidir. Uzaktan bağlantı konusunda hala en yoğun kullanılan yöntem, RDP (Remote Desktop Protokol)” diyen Akbal, sadece bu üç çözüm bile sisteme yapılabilecek kötü niyetli müdahaleleri en aza indireceğini kaydediyor ve ekliyor: “KOBİ’lerin ihtiyaçları genişliyor. Risk ve tehdit alanları büyüyor. Çoklu güvenlik katmanı kullanımı, bulut tabanlı ürünlerin ve kiralama yöntemlerinin tercih edilmesi gibi birçok seçim yakın gelecekte bizi bekliyor.”

“Doğru ve iyi ürünü, hizmeti almak çok önemli”

Siber tehditlerin ve bu tehditlere maruz kalan şirketlerin sayısının her geçen gün arttığını dile getiren Akbal, “KOBİ’lerin hem siber güvenlik hem de işlerini yapabilmelerine destek olacak yazılımları almak için ayırdıkları kaynak, bütçelerinde olmazsa olmaz bir harcama kalemi olarak yer alıyor. İhtiyacı doğru belirlemek kadar doğru ve iyi ürünü, hizmeti almak da çok önemli. Burada işletmeler, ilk olarak ürünleri sunan, desteğini verecek olan firmaları veya kişilerin geçmişini, tecrübe ve bilgi düzeyini iyi araştırmalılar. Gerçekten işini iyi bilen, kendilerine doğru bir yol çizebileceğine inandıkları firmalarla çalışsınlar. Daha sonra almayı düşündükleri çözümleri kendi sistemlerinde, canlı demo ortamlarında belli bir süre denesin, test etsinler. Fiyat karşılaştırmasını tüm elemeler sonucunda, muadil ürün ve hizmetlerle yapsınlar” diyor ve ekliyor: “Aksi durumda, işlevini yerine getirmeyen yazılımlar satın almış, firmalar veya kişilerle çalışmış ve sonucunda ciddi zararlara uğramış olabilirler.”   

“Personel sıkıntısı çeken şirketlerin tercihi oldu”

Pandemi sürecinde, ürünlerdeki en büyük gelişmenin, sundukları güvenlik çözümlerinin bulut tabanlı olması olduğunu aktaran Akbal, sözlerine şöyle devam ediyor: “Bulut tabanlı (cloud) sistemler, içeride kaynak ayırmanıza gerek duymayacağınız, güncelleme takip etmenize gerek bırakmayan, kurulumu ve dağıtımı çok daha basit sistemlerdir. Bu yüzden, bulut tabanlı çözümler kullanıcıların, özellikle personel sıkıntısı çeken şirketlerin tercihi oldu. Diğer taraftan KVKK kapsamında da verilerimizin değerini, onlara sahip çıkmamız gerektiğini ve belli önlemlerin alınması gerektiğini ciddi mana da hatırladık.” Akbal, bu doğrultuda DLP çözümü ile gerekli önlemlerin alınmasında destek sağladıklarını sözlerine ekliyor.

“Çok güçlü koruma kalkanları oluşturuyoruz”

Akbal, ESET Türkiye olarak, hem kurumsal hem de bireysel müşterilere geniş satış ağı ve teknik destek ile en iyi hizmeti sunma çabası içerisinde olduklarını aktarıyor. Akbal, sözlerini şöyle tamamlıyor: “Kurumsal tarafta, her ölçekteki KOBİ’ler ve büyük kurumsal yapılar için geliştirilen ve tüm dünyada kullanılan çözümlerle çok güçlü koruma kalkanları oluşturuyoruz. Müşteri portföyümüzü daha da geliştirmeyi, siber güvenlik konusunda deneyimli çözüm ortakları ile çalışmalarımızı artırarak devam ettirmeyi hedefliyoruz.”