Ana odağımız, mutlu paydaşlar yaratmak

Sabit, mobil ve içerik hizmetleri dahil tüm teknolojileri tek çatıda sunan Vodafone Türkiye, bu sene Türkiye pazarında 15’inci yılını kutluyor. Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy ile şirketin pandemi dönemindeki yatırımlarını, teknoloji ve deneyim ihracatını, 5G ve yenilenebilir enerji kapsamındaki çalışmalarını konuştuk.

Ana odağımız, mutlu paydaşlar yaratmak
kobiaktuel
kobiaktuel
06 Ağustos 2021 Cuma 12:26

Vodafone Türkiye’nin hizmetlerinden kısaca bahseder misiniz?

Vodafone olarak, bu sene Türkiye pazarında 15’inci yılımızı kutluyoruz. Ülkemizin en büyük uluslararası doğrudan yatırımlarından biriyiz. Birey ve kurumlara sabit, mobil ve içerik hizmetleri dahil tüm teknolojileri tek çatıda sunuyoruz. Nisan-Haziran 2021 dönemini kapsayan birinci çeyrekte, servis gelirlerimiz yüzde 19,6 organik büyümeyle 3 milyar 900 milyon TL’ye ulaştı. 24 milyonu aşan mobil müşteri sayımızla Türkiye’nin ikinci büyük mobil iletişim şirketi olmayı sürdürüyoruz. Dijital servislerin öneminin artmasıyla birlikte biz de sadece iletişim hizmetleri sunmanın ötesine geçiyor; dijitalleşmenin gücünü kullanarak, dijital pazaryeri, finans ve sigorta hizmetleri sağlayıcısı, dijitalleşmek isteyen işletmelerin en önemli destekçisi olma yönünde adımlar atıyoruz. Yeni iş alanlarımızın büyümesini desteklemek amacıyla holding yapısına geçtik. Bugün, Vodafone Holding A.Ş. bünyesinde 10 şirket faaliyet gösteriyor. Hedefimiz, dijital servisler odağımızı devam ettirerek bu şirketlerimizi daha da büyütmek.

Pandemi ile beraber hızlı ve güvenli ağ bağlantısının önemi arttı. Bu süreçte nasıl bir strateji izlediniz?

Pandemi, herkesin hayatında önemli değişimlere yol açtı. Bu değişimin temel sağlayıcısı dijitalleşme olurken, telekom operatörleri de bu sürecin en önemli unsurları olarak konumlandı; çünkü operatörlerin ağları, altyapıları yetersizse, dijital teknolojiler hayata geçemez. Vodafone olarak bu dönemde, yoğun trafiğe rağmen kesintisiz hizmet vermeye devam ettik. Müşterilerimizin artan mobil ve sabit data kullanımı ihtiyacını karşılamak için kapasite artırımları yaptık. Şebekemizi yapay zekâ ile yönetmeye başladık. Dijital kanallara yatırımlarımızı artırdık. Saha ekiplerimiz, tüm zorluklara rağmen operasyonlarımızın ve iletişimin devamlılığını sağladı.

Teknoloji ve deneyim ihracatınızla ilgili neler söylemek istersiniz?

Global deneyimimizi Türkiye’ye aktardığımız gibi, Türkiye’deki başarılı uygulamalarımızı da yurt dışına ihraç ediyoruz. Ar-Ge ekibimiz OKSİJEN’in ürettiği yerli sertifikalı ürünlerle hem Türkiye’nin yerli ve milli üretim hedefine destek veriyor hem de bu ürünleri ihraç etme yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. OKSİJEN’de edindiğimiz deneyimi kullanarak diğer ülkelerde benzer teknolojilerin geliştirilmesine katkıda bulunuyoruz. Bu kapsamda, 2018 yılından bu yana farklı alanlarda hayata geçirdiğimiz dijitalleşme projelerini Vodafone Grubu ve diğer ülkelerdeki Vodafone operatörleri ile paylaşıyoruz.

IP şebekelerdeki taşıma kapasitesini artırmak için neler yapıyorsunuz?

Vodafone olarak, yaptığımız altyapı yatırımlarıyla hem fiber ayak izimizi genişletiyor hem de daha yüksek kapasiteleri son kullanıcıların hizmetine sunuyoruz. IP şebekelerde de en yeni teknolojileri kullanıyoruz. Bu kapsamda, Asya ve Avrupa’yı ilk kıtalararası 1 Tbps (terabit/s) temiz kanal IP arayüzüne bağlayan bir denemeyi başarıyla tamamladık. Bu testle kapasitif anlamda önemli bir adım attık. Bu terabit arayüzlere sahip yönlendiricileri kullanarak, yeni nesil uygulamaları ve erişim teknolojilerini desteklemek için IP şebekemizin kapasitesini 10 kat artırabileceğiz. Bu teknoloji, Türkiye’nin uluslararası veri pazarındaki kabiliyetlerini artırarak bölgede güçlü bir oyuncu olmasına da katkı sağlayacak. Bu testle, yüksek kapasiteli, düşük gecikmeli 5G hizmetlerinin sağlanması için önemli bir kilometretaşı aşılmış oldu.

5G kapsamındaki çalışmalarınızdan da bahseder misiniz?

Dünya çapında 5G teknolojisinin gelişiminde kritik rol oynayan grubumuz, İngiltere, İspanya, Almanya ve İtalya gibi 10’u aşkın ülkede 5G şebekesini devreye aldı. Bu güçlü global birikimi tam 15 yıldır Türkiye'ye de taşıyoruz. Türkiye’nin 5G’ye hazırlanması konusunda kamu otoriteleriyle iş birliği halindeyiz. Türkiye’de ilk 5G sinyalinin verilmesine katkı sağladık. 5G Test Vadisi’nde ve teknokentlerde birçok firma ile ortaklaşa çalışmalar yürüterek, yerli ve milli 5G ekosisteminin oluşmasına katkı sunuyoruz. Yeni nesil kapsamamızla müşterilerimiz için 10 kata kadar daha yüksek hız, daha fazla bağlantı sayısı ve daha düşük gecikme süresi sağlayabileceğiz. 5G hazırlıklarının kuşkusuz en önemli parçası, tüm ülkeyi kapsayan yaygın bir fiber ağına sahip olmak. 5G’ye geçebilmek için sektör olarak, bir an evvel fiber yayılımını sağlamalıyız. Fiber altyapı yaygınlığındaki yüzde 10’luk artış, gayrisafi yurt içi hasılada yüzde 1’lik artışı tetikliyor. Mevcut fiber altyapıya erişimin düzenlenmesi ve yatırımların önünün açılması önemli. Operatörler olarak amacımız, altyapıda değil, üstyapıda, yani vereceğimiz ürün ve hizmetlerle rekabet edebilmek olmalı. Fiber yatırımlarının önceliklendirilmesi ve bir kamu politikası haline getirilmesi gerekiyor.

Güvenli bağlantı için hangi çözümleriniz var?

Müşterilerimizin verilerini korumak ve siber güvenlik risklerini proaktif şekilde yönetmek üzere, uluslararası standartlara uyum sağlayarak gerekli program ve kontrol mekanizmalarını hayata geçiriyoruz. Vodafone Business çatısı altında kurumlara siber güvenlik çözümleri de sunuyoruz. Vodafone Siber Güvenlik çözüm portföyümüzle, işletmelerin altyapısını olası siber ataklara karşı korumaya yönelik uçtan uca son teknoloji çözümler sunuyor ve operasyonel kesintilerine engel oluyoruz. İşletmelerin siber güvenliğini ve iş sürekliliğini sağlamak amacıyla Vodafone Siber Güvenlik Operasyon Merkezi’ni hayata geçirdik. Vodafone Güvenli Erişim Yönetimi çözümümüzle veri sızıntılarını engellemek, ayrıcalıklı/yetkili hesaplar kullanılarak yapılan atakları önlemek için şirket kaynaklarına olan erişimleri yetkilendiriyoruz. Bilgi işlem yöneticileri ve son kullanıcı için erişimlerin güvenli hale getirilmesini sağlıyoruz.

KOBİ’lere yönelik hangi hizmet ve eğitimleri sunuyorsunuz?

KOBİ’lerde dijitalleşme bilincinin artmasına önem veriyoruz. Bu anlayışla, Vodafone Business KOBİ Eğitim Platformu’nu kurduk. Tarımdan dijital pazarlama trendlerine, dijital ve finansal okuryazarlıktan girişimciliğe, pek çok farklı alanda ve uzmanlık seviyesinde, sürekli güncellenen bir eğitim portalı sunuyoruz. Pandemiyle birlikte e-ticaret ve dijital pazarlamanın öneminin daha da artması ile esnaf ve KOBİ’lerin dijital pazarlama ve e-ticarete adaptasyonunu hızlandırmak için büyük bir destek projesini hayata geçirdik. Vodafone müşterisi olsun ya da olmasın, destek paketimizden yararlanmak isteyen tüm esnaf ve KOBİ'lere ücretsiz Dijital Pazarlama Danışmanlığı hizmeti sunuyoruz. Bu kapsamda, esnaf ve KOBİ’lere “Arama Motoru” ve “Sosyal Medya” konularında destek veriyoruz.

Vodafone Vitrin programınız kapsamında neler hedefliyorsunuz?

Girişim hızlandırma programımız Vodafone Vitrin ile ilk müşterilerine ulaşmış, satış ve pazarlama eksikliğinden dolayı iş modelini ölçeklendiremeyen ve tercihen bir mobil uygulama üzerinden müşterilerine dijital ürün ya da servis sağlayan firmalarla iş birliği yapıyoruz. Bu model ile hem startup ekosistemine değer katmayı hem de bireysel ve kurumsal müşterilerimize inovatif ürün ve servisler sunmayı hedefliyoruz. Üye firmalarımız, Vodafone Vitrin aracılığıyla 25 milyonu aşkın müşteriyi kapsayan Vodafone Türkiye bazına tanıtım yapma şansını yakalıyorlar. Aldıkları güçlü dijital pazarlama desteğinin yanında Vodafone'un geniş kurumsal ağından faydalanabiliyorlar. Vodafone Vitrin programı kapsamında iş birliği başlatılan girişimler için yıllık 1 milyon TL'ye kadar dijital pazarlama hizmeti veriyoruz. Vitrin bünyesinde 2023 yılı sonuna kadar toplam 50 firmayla iş birliği yapmayı, bu firmalara toplam 75 milyon TL değerinde destek sağlamayı ve söz konusu destekler sayesinde firmalar için ek 600 milyon TL’lik ekonomik değer yaratılmasını hedefliyoruz.

2020 yılında ne kadarlık yatırım yaptınız?

Nisan 2020 - Mart 2021 arası dönemi kapsayan mali yılımızda toplam 1 milyar 900 milyon TL’lik yatırım yaptık. Bu dönemde toplam yatırımımızın yaklaşık yüzde 99’unu teknoloji yatırımları oluşturdu. Bu yatırımların yüzde 50’den fazlasını mobil şebeke, geri kalanını ise ağırlıklı olarak sabit şebeke ve IT yatırımları oluşturuyor.

Şirketinizin 2025 hedeflerini ve yatırım planlarını paylaşır mısınız?

2025 yılına kadar Türkiye’nin en hızlı büyüyen yeni nesil bağlantı ve dijital servisler şirketi olmayı hedefliyoruz. 2025 hedefimize ulaşmak için Bağlantı, Vodafone Yanımda ve Vodafone Business unsurlarından oluşan bir büyüme planı oluşturduk. Buna göre, altyapımızı en yeni teknolojilerle geliştirmeye devam ederek müşterilerimize en iyi dijital deneyimi yaşatmaya devam edeceğiz. Vodafone Yanımda’nın her gün girilip işlem yapılan, kullanılan ve yaşayan bir “süper uygulama” olması için yatırımlarımıza devam edeceğiz. Vodafone Business markamızla, her ölçekten işletmenin teknoloji ortağı olmaya devam edeceğiz. Kurumsal alanda Veri Merkezi, Bulut Çözümleri, Siber Güvenlik, Özelleştirilmiş Mobil Ağ ve IoT alanlarında yapacağımız yatırımlarla önümüzdeki 5 yıl boyunca katlanarak artan bir hızda büyümeyi planlıyoruz. Büyüme hedeflerimizi gerçekleştirirken, ana odağımız, mutlu paydaşlar yaratmak olmaya devam edecek. Başka bir deyişle, mutlu müşteri, mutlu iş ortağı ve mutlu çalışan hedefiyle çalışmalarımızı sürdüreceğiz.

Yenilenebilir enerji kullanımına yönelik neler yapıyorsunuz?

Vodafone olarak, 2025 yılına kadar 1 milyar insanın hayatına dokunmayı ve operasyonlarımızdan kaynaklı çevresel etkimizi yarıya indirmeyi hedefliyoruz. Bu hedefe ulaşmak için kendimize Dijital Toplum, Kapsayıcılık ve Çevre başlıklarından oluşan bir yol haritası belirledik. Çevre odaklı çalışmalarımızda yenilenebilir enerji sistemlerinin kullanımına özel önem veriyoruz. 2019’da Adana’da, 2020 sonunda da İstanbul Esenyurt’taki teknoloji merkezlerimizde toplam 5 milyon TL’yi aşkın yatırımla güneş enerjisi sistemleri kurduk. Yenilenebilir enerji yatırımlarımıza önümüzdeki iki yılda İzmir, Tuzla ve Diyarbakır’daki teknoloji merkezlerimizle devam etmeyi hedefliyoruz. Diğer yandan, şebekemiz ve ofislerimizde kullandığımız elektriğin tamamını yenilenebilir enerji kaynaklarından kullanmaya başladık. Ayrıca, 2025’e kadar sera gazı emisyonlarımızı yüzde 50 azaltmayı, şebeke atıklarının yüzde 100'ünü yeniden kullanmayı, yeniden satmayı veya geri dönüştürmeyi taahhüt ediyoruz.

Agile (çevik) dönüşüm sürecinizi anlatır mısınız?

Dijitalleşmenin hayatımıza kattığı en önemli yeniliklerden biri de Agile çalışma şekli oldu. Vodafone’da Agile maceramız, 7 yıl önce teknoloji fonksiyonları içinde kurduğumuz çevik takımlarla başladı. Agile ile farklı uzmanlıklara sahip 10-12 kişilik ekipler, hiyerarşik olmayan bir düzen içinde aynı amaç için bir arada çalışıyorlar. Ürün ve süreçleri iyileştirmek, iş hedeflerine ulaşmak için otonom yapılardan oluşan bu takımlar, IT geliştirme uzmanından marka müdürüne kadar içinde farklı profiller barındırıyor. Sorumluluk alanları ile ilgili başından sonuna yetkiye, her türlü donanıma ve bütçeye sahip bu ekipler, bürokrasi olmadığı için hızlıca karar alabiliyor ve hızlıca bu kararları uygulayabiliyorlar. Çözüm odaklı olmayı sağlayan, yalın ve hızlı olmaya, çabuk karar almaya, esnek olmaya dayanan bu sistem, müşterilerimizin gerçek ihtiyaçlarına odaklı, katma değer yaratan dijital ürün ve servisler geliştirilmesine imkân veriyor.

Kısa bir süre önce kalıcı olarak hibrit çalışma sistemine geçtiğinizi açıkladınız. Bu uygulama kapsamında nasıl bir düzenleme yapıldı?

Hibrit modelde, toplam çalışma zamanımızın ortalama yüzde 40’ı ofisten, yüzde 60’ı ise uzaktan olacak şekilde bir plan çalışıyoruz. Çalışma arkadaşlarımız, zamanlarının ne kadarını uzaktan, ne kadarını ofislerde geçireceklerini kendi işlerinin gereklilikleri ve kişisel tercihlerine bağlı olarak belirlemekte özgür olacaklar. Bu modelle, çalışanlarımıza hem uzaktan çalışma, hem de inovasyon, ortak akıl üretme, ekiplerarası sosyal etkileşim için ofislerimizi kullanma imkânı sunacağız. Amacımız, evdeki verimlilik ve ofisteki iş birliğinin sinerjisini en üst seviyeye çıkarmak. Hibrit modelin, çalışan motivasyonu ve verimliliğini pozitif yönde etkileyeceğini düşünüyoruz.

Peki, yeni nesil çalışma sistemi istihdamı nasıl etkileyecek?

Vodafone olarak, geçen yıl, Müşteri Hizmetleri birimimizde ana odağı dijitalleşme olan, uzaktan çalışma esasına dayalı yeni nesil çalışma sistemini hayata geçirdik. Bu sistemde, kişiler, dijital teknolojiler sayesinde istedikleri yerden, istedikleri şekilde ve istedikleri kadar çalışabiliyorlar. Hedefimiz, daha önce çalışma hayatına girmemiş, özellikle evden çıkmakta problem yaşayan vatandaşlarımızın aile ekonomisine katkı sağlamasına imkân vermek. Ev kadınları, engelli bireyler ve üniversite öğrencilerini önceliklendiren bir çalışma sistemi sunuyoruz. Oturduğu şehirde çağrı merkezi hizmeti veren şirket olmayan; ama bu iş kolunda başarılı olabileceğine inanan kişiler, dijital teknolojilerimiz sayesinde belirli bir mekanda olma zorunluluğu olmadan çağrı merkezi hizmeti vererek gelir sahibi olabiliyorlar. Yeni nesil çalışma sistemiyle önümüzdeki üç yılda 3 bin 500 ek istihdam yaratmayı hedefliyoruz.

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.