Yerli ürünlerimizle ihracat ağımızı iki katına çıkaracağız

Form Endüstri Ürünleri Genel Müdürü Toni Timirci, grubun sunduğu ürünleri, bunların öne çıkan özelliklerini ve sektördeki son trendleri paylaşıyor.

Form Şirketler Grubu’ndan ve faaliyet alanlarından kısaca bahseder misiniz?

Form Şirketler Grubu olarak 1965 yılından bu yana iklimlendirme sektöründe hizmet veriyoruz. 55 yıllık tecrübemizle sektördeki en köklü ve en deneyimli üç firmadan biriyiz. Son 30 yıldır ağırlıklı olarak merkezi sistemler, VRF klima cihazları, endüstriyel sistem çözümleri konularında temsilcilik, imalat ve satış sonrası hizmet faaliyetleri yürütüyoruz. Üretim faaliyetlerimizi Form Endüstri Tesisleri firmamızın İzmir’de bulunan tesisinde gerçekleştiriyoruz. Üretim tesisimizde iki ayrı ürün grubumuz var. Bunlardan ilki endüstriyel binalara yönelik Form tarafından geliştirilen ürünler, evaporatif soğutma üniteleri, doğal aydınlatma sistemleri, duman tahliye ve doğal havalandırma kapakları; diğer imalat grubumuz ise klima ve hava temizleme ürünlerinden oluşuyor. Uzun yıllardır devam eden başarılı uluslararası ortaklıklarımız ve Ar-Ge’ye verdiğimiz önemle, üretimini gerçekleştirdiğimiz yerli ürünlerimizle kaliteli ve enerji verimliliği yüksek bir ürün gamına sahibiz.

Yabancı iş ortaklıklarınızla ilgili bilgi verir misiniz?

2019 yılında Lennox ile bir lisans anlaşması imzaladık ve İzmir’deki tesisimizde paket klimaların üretimine başladık. Paket klimalar konusunda Lennox firmasının dünyada ilk lisanslı üretim hakkı verdiği firmayız. Bunun dışında üç yıldır kendi tasarımımız olan Form markalı Fancoil ünitelerinin imalatını yapıyoruz. Geçtiğimiz sene itibarı ile yine kendi Ar-Ge’miz ile geliştirdiğimiz Form marka su kaynaklı ısı pompası cihazlarımızın (WSHP) imalatına başladık. Öte yandan, Form Endüstri Ürünleri firmamız özelinde, uzun yıllardır Lennox, Clivet, Dunham Bush, Climate Master gibi markaların temsilciliklerini yürütüyoruz. Soğutma kulesi ve klima santrallerinin yanı sıra, Form-Cvsair markalı havalandırma fanlarımız ve Montair markalı hassas kontrollü klima cihazlarımız da geniş ürün gamımızda yer alıyor. Grubumuz bünyesinde yer alan Form MHI Klima Sistemleri firması ise, yaklaşık 10 yıldır Mitsubishi Heavy markasının VRF ürün gamında Türkiye’deki tek distribütörü konumunda. 2019 yılında Mitsubishi Heavy ile Joint Venture ortaklık anlaşmasının imzalanması ve Mitsubishi Heavy’nin split, multisplit ürün gamına yönelik bayileşme yapısı oluşturulmasıyla grubumuz son tüketiciye de hitap etmeye başladı.

Sektörlere özel hangi çözümleri sunuyorsunuz?

Kaliteli ve enerji verimliliği yüksek bir ürün gamına sahibiz. Yatırımcıların ve pazarın ihtiyaçlarını iyi analiz ederek, gerek duyulan cihazları finansal yapıya uygun şekilde pazara sürmeye gayret ediyoruz. Tüm bunların yanı sıra tedariğini sağladığımız ürünlerin bakım ve onarımını yapmak adına geniş ve eğitimli bir teknik servis ağımız mevcut. Ticari ve endüstriyel klima alanında hemen her sektöre hitap eden çözümlerimiz var. Son olarak, endüstriyel tesisleri için özel geliştirilmiş, enerji verimliliği yüksek soğutma gruplarımızla bugüne kadar pek çok tesisin iklimlendirme sistemlerine imza attık. Pek çok üretim prosesinde doğru iklimlendirme, havalandırma ve nemlendirme, üretim kalitesi ve verimlilik açısından son derece önemli. Form olarak, bu alanlarda, tesisin ihtiyacına göre özelleşen, doğru sistemler kurgulayarak verimliliğin artmasına katkıda bulunuyoruz.

Peki, çevre dostu çözümlerinizi ve bunların öne çıkan özelliklerini paylaşır mısınız?

Ürün gamımızda bulunan tüm cihazların enerji verimliliklerinin yüksek olmasına önem veriyoruz. Toprak, su kaynaklı ısı pompaları gelecek nesillere temiz bir çevre bırakmak için tercih edilebilecek çevre dostu sistemlerin başında geliyor. Form olarak biz de bu konuda sektörün öncüsü ve lideriyiz. Hâlihazırda tedariğini yapmış olduğumuz enerji verimliliği yüksek 58 adet deniz, göl, yeraltı suyu ve toprak kaynaklı ısı pompası sistemleri ile yaklaşık olarak saatte 30 megawattlık bir enerji tasarrufu sağlıyoruz. Bu sayede saatte 13 ton, yılda ise ortalama olarak 32 bin 800 ton karbondioksitin doğaya salınımını engellemiş olduk. Bu değer yaklaşık olarak yılda 7 bin 250 aracın trafikten çekilmesi ve 90 bin adet ağaç dikimine eş değer. Diğer bir ürünümüz Clivet Multi Function ısı pompası bağımsız olarak aynı anda hem soğutma, hem ısıtma hem de sıcak kullanım suyu ihtiyaçlarını karşılıyor ve toplam ısı geri kazanım ile üstün bir verimlilik sağlıyor. Bu ürün piyasadaki en yüksek enerji verimliliği değerine sahip cihazlar arasında.

Pandemi sürecinde en çok talep hangi ürün ve hizmetlerinize oldu?

Covid-19 pandemisi ile birlikte artan steril hava ihtiyacına yönelik olarak da farklı ürün ve hizmetlerimiz bulunuyor. Kısa bir süre önce yüzde yüz yerli üretim olarak satışa sunduğumuz Neffes isimli antiviral hava temizleme cihazıyla, iç ortamları virüs ve mikroplardan arınmış steril hava ile buluşturuyoruz. Bu cihazla özellikle okul, restoran, kafeterya, ofis, muayenehane, klinik, kuaför, mağaza, otel, eczane gibi insanların bir arada bulunduğu kapalı ortamların havasını steril hâle getiriyoruz. UVC ve Hepa Filtre ile virüslere karşı çifte koruma sağlayan Neffes ile piyasada bulunan bu alandaki pek çok üründen ayrışıyoruz.

Ar-Ge ve üretim süreçlerinizi anlatır mısınız?

Form olarak özellikle sektör ve ekonomideki gelişmeleri de göz önüne alarak, son yıllarda Ar-Ge ve yerli üretim çalışmalarımıza hız verdik. Her sene grup ciromuzun yüzde 1.5’ini Ar-Ge’ye ayırıyoruz. Bu kapsamda, tasarımını ve üretimini gerçekleştirdiğimiz ürünlerimizle, sektör deneyimimizi birleştirerek müşteri portföyümüzün ihtiyaçlarına en uygun çözümler sunuyoruz. 2019 yılı içerisinde, yerli ısı pompalarımızın 11,15 ve 22 kilowattlık kapasiteli modellerini üretmeye başlamıştık. 2020 yılı içerisinde 3,7 ve 9 kilowattlık küçük kapasiteli modellerin de üretimini de gerçekleştirerek ürün gamımızı genişlettik. Form’un ısı pompaları konusundaki uzun yıllara dayanan bilgi birikimini bu cihaza aktardık ve böylece üstün özelliklere sahip bir ürün ortaya çıkardık. Bu ürün hem fiyat hem de performans açısından müşterilerimiz tarafından yoğunlukla tercih ediliyor. Geçen yıl itibariyle de yerli ürün belgesi ve CE belgelerini aldık.

Personel eğitimlerinizden de bahseder misiniz?

Form Şirketler Grubu bünyesinde 200 civarında personel istihdam ediliyor. Tüm çalışanlarımız ve paydaşlarımız nezdinde hem kişisel eğitimlerin hem de mesleki ve teknik eğitimlerin gerekliliğine büyük önem veriyoruz. Bu kapsamda 2013 yılında Form Akademi adıyla bütün eğitim çalışmalarımızı bir çatı altında topladık. Form Akademi’de hem teorik hem de pratik eğitimler verebiliyoruz. Teknik eğitimler haricinde söz konusu alanları Form çalışanlarının kişisel ve mesleki gelişimleri açısından desteklemek üzere de kullanıyoruz. Eğitimlerimizi şirket içi ve bazen de sektör çalışanlarına açık ve ücretsiz olarak gerçekleştiriyoruz. Tüm ürün gruplarımızla ilgili verdiğimiz teknik ağırlıklı eğitimlerin yanı sıra iş sağlığı ve güvenliği, liderlik becerileri, temel ilkyardım, çoklu satış zekası, tahsilat becerileri, dış ticaret, finans ve bilgi işlem eğitimleri gibi birbirinden çok farklı alan ve konularda eğitimler veriyoruz.

Peki, hangi ülkelere, yıllık ne kadarlık ihracat yapıyorsunuz?

Grup olarak iç pazar kadar ihracat konusuna da çok önem veriyoruz. Başta Gürcistan, Azerbaycan, Cezayir gibi yakın çevre ülkeler ve Türki Cumhuriyetler olmak üzere, pek çok ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Bu kapsamda 2019 yılında grup olarak toplam faaliyetimizin yaklaşık yüzde 15 kadarı ihracat bazlı satışlarından oluştu. Önümüzdeki yıllarda hem iç pazarda hem de ihracat yaptığımız ülkelerdeki faaliyetlerimizi daha da geliştirmeyi planlıyoruz.

Önümüzdeki dönem için hedeflerinizde neler var?

2019 yılında birçok yeni ortaklık ve yerli üretim faaliyetine imza attık. 2020 senesinde ise bu yerli üretimlerin daha farklı kapasitelerde olan modellerinin üretimini gerçekleştirdik. Sektörden kazandıklarımızı yine sektöre yatırma ilkesiyle faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. İzmir’de bulunan 20 bin metrekare açık alana sahip fabrikamıza, 2020 yılının sonuna kadar ek bir yatırım ile 5 bin metrekarelik imalat alanı daha ekleyerek, yerli üretim hacmimizi genişletmeyi planlıyoruz. Bu yatırımla birlikte fabrikamızın kapalı alan hacmi 14 bin metrekareye çıkmış olacak. Öte yandan önümüzdeki yıllarda ürün gamımıza eklenecek olan yeni ürünler ile öncelikle Türkiye’nin iklimlendirme alanında üretim yapan ciddi oyuncuları arasında olmak, ardından ilerleyen yıllarda Avrupa’da söz sahibi olarak Türkiye’nin ihracatına yüzde yüz yerli ürünlerimiz ile katkıda bulunmak en büyük hedeflerimiz arasında. İhracat satış ağımızı genişleterek, ihracat yapılan ülke sayısını, önümüzdeki iki yıl içerisinde iki katına çıkarmayı da planlıyoruz.

İklimlendirme sektöründeki son trendler neler?

Havalandırma sistemlerinde kullanılan teknolojiler sürekli gelişmeye devam ediyor. Hâlihazırda kullanılan sistemlere gelen yeniliklerin yanı sıra birçok yeni ürün piyasaya sürülüyor. Son yıllarda artan küresel ısınma ve hava kirliliği sorunlarına karşı hava kalitesinin yükseltilmesi ve karbon ayak izinin azaltılması adına birçok yenilik ortaya kondu. Koronavirüsün dünyayı etkisi altına almasıyla birlikte temiz ve steril hava eskiye nazaran daha önemli bir ihtiyaç hâline geldi. Öte yandan içinde bulunduğumuz pandemi sürecinde, klimaların koronavirüs salgını üstündeki etkisinin gündemde yer almaya başlamasıyla birlikte UV-C uygulaması da sektörde önemli şekilde yer almaya başladı. Müşterilerimize bu alanda da hizmet sunmaya başladık. İklimlendirme sistemlerine entegre edilen UV-C ışık teknolojisi, hava içerisindeki virüslerin DNA/RNA yapılarını bozarak etkisiz hâle getiriyor. Sistem, kapalı çevrim olarak adlandırılan ortam havasının çevrildiği fancoil, ısı pompası, VRF ve split klima sistemlerinin yanı sıra açık çevrim mantığıyla çalışan tam taze hava ya da karışım havasının kullanıldığı klima santralleri ve paket klima sistemlerine de entegre edilebiliyor.

Sektörünüzün geleceğiyle ilgili öngörülerinizi paylaşır mısınız?

İklimlendirme sektörü, her geçen gün yeni teknoloji ve sistemlere imza atılan, sürekli gelişen bir sektör. 2000’li yıllar boyunca büyüme hızı sürekli artan iklimlendirme sektöründe, son yıllarda yaşanan ekonomik dalgalanmalar ve inşaat sektöründeki daralmalar sebebiyle büyüme hızında yavaşlama meydana geldi. Ülkemizde, iklimlendirme sektöründe hizmet veren çok başarılı markalar mevcut. Özellikle firmaların Ar-Ge, ürün tasarımı, üretim ve uygulama gibi alanlarda önemli işler yaptığı kanaatindeyim. Tüm bunların yanı sıra sektörün katma değerinin artması adına geliştirmemiz gereken alanlar da var. Bunlardan en önemlileri enerji verimliliği yüksek ürünler üretmek ve nitelikli eleman sayısını artırmak. 2020 yılında dünyada meydana gelen Covid-19 salgını nedeniyle ekonomide de küresel çapta bir yavaşlama gerçekleşti. Bu nedenle 2020 yılında sektör bazında hedeflenen büyümeler sağlanamayacak gibi görünüyor olsa da 2021 yılından itibaren büyümenin hedeflenen düzeylerde olacağını düşünüyorum.